Terör Türkiye’nin en önemli sorunudur.
Çağdaş Dünya’nın da.
SON 3 YIL YAŞANAN TERÖR SALDIRILARILARINA BAKALIM
11 Mayıs 2013’te Hatay Reyhanlı’da düzenlenen 2 ayrı bombalı saldırıda 52 kişi yaşamını yitirdi, 146 kişi yaralandı. Bombalı araçlarla düzenlenen saldırı, o tarihe kadar Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kanlı terör eylemi olarak kayıtlara geçti.
6 Ocak 2015’te, İstanbul Sultanahmet’te IŞİD militanı Diana Ramazanova Sultanahmet Turizm Şube Müdürlüğü’nün önünde elinde tuttuğu bombaları patlattı. 1 polis şehit oldu.
20 Temmuz 2015’te, Şanlıurfa Suruç’ta yaşanan patlamada üzerinde bomba yüklü olan şahıs, bir grup gencin yaptığı basın açıklamasında kendini patlattı. 34 kişi öldü,103 kişi yaralandı.
2 Ağustos 2015’te, Ağrı Doğubayazıt’ta Karabulak Jandarma Karakol’una 2 ton bomba yüklü traktörle yapılan intihar saldırısında 2 asker şehit oldu, 24 kişi de yaralandı.
10 Ekim 2015’te Ankara Garı’nda Barış Mitingi’ne düzenlenen saldırı, Türkiye tarihinin en kanlı bombalı terör eylemi oldu. Saldırıda 103 kişi ölürken, 48’i ağır 238 kişi yaralandı.
12 Ocak 2016’da Sultanahmet Meydanı’ndaki saldırıda 11 kişi öldü, 15 kişi de yaralandı.
17 Şubat 2016’da, Ankara’da Genelkurmay Başkanlığı, kuvvet komutanlıkları ve lojmanlarının bulunduğu Devlet Mahallesi’nde bomba yüklü araç trafik ışıklarında bekleyen servis araçlarının yakınında patladı. 28 kişinin öldüğü saldırıda, 61 kişi yaralandı.
13 Mart 2016’da, Güvenpark’ın karşısında, Kızılay Meydanı’na metreler ötede gerçekleşen saldırıda Güvenpark otobüs duraklarının ve çevik kuvvet noktasının bulunduğu bölgede 34 kişi öldü, 125 kişi yaralandı.
19 Mart 2016’da, İstanbul Beyoğlu ilçesindeki İstiklal Caddesi’nde bir canlı bombanın üzerindeki patlayıcıyı patlaması sonucu meydana gelen bombalı intihar saldırısında, 3’ü Amerikan-İsrail vatandaşı, 1’i İran vatandaşı ve 1’i saldırgan olmak üzere 5 kişi hayatını kaybetti, 36 kişi yaralandı.
27 Nisan 2016’da, Bursa’da, kent merkezinde Ulu Camii yakınında canlı bombadan kaynaklandığı belirtilen bir patlamada canlı bombanın öldü, 13 kişinin yaralandı.
12.04.2016’da, Diyarbakır’ın Hani ilçesinde, İlçe Jandarma Komutanlığına gerçekleştirilen bombalı saldırıda 2 asker şehit oldu, 39’u asker 47 kişi yaralandı.
01 Mayıs 2016’da, Gaziantep Emniyet Müdürülüğü’ne bomba yüklü araçla düzenlenen saldırıda, 2 polis şehit oldu, 18’i polis memuru olmak üzere 22 kişi yaralandı.
7 Haziran 2016’da, İstanbul’un Beyazıt semtinde bir polis aracının geçişi sırasında gerçekleşen bombalı saldırıda 7’si polis, 4’ü sivil 11 kişi hayatını kaybetti, 36 kişi yaralandı.
08 Haziran 2016’da, Mardin’in Midyat ilçesinde PKK’lı teröristlerce bomba yüklü araçla emniyet müdürlüğüne düzenlenen saldırıda 2 kadın polis şehit oldu, 3 kişi hayatını kaybetti, 23’ü sivil 51 kişi yaralandı
TERÖRÜN AMACI KORKUTMAKTIR
Terörün amacı, korku salmak, yıldırmak, umutsuzluk yaratmaktır.
Geçtiğimiz ay Ankara’da düzenlenen ve başkanlığını yaptığım, Uluslararası Afet ve Acil Tıp Kongresi’nin ana teması da terör, terörle baş edebilmenin yolları ve terörist saldırılardı.
Bu kongrenin sonuç bildirisinde değinilen önemli bir konuya dikkatinizi çekmek isterim:
Terör, sadece saldırıdan ve saldırı anından ibaret değildir.
Saldırı anı, ölenler ve yaralananlar terörün sadece bir boyutudur.
TERÖRİST İÇİN ASIL ÖNEMLİ OLAN TOPLUMU SİNDİRMEKTİR
Terörist için asıl önemli olan, saldırıdan sonra başlayan toplumsal tepkidir. Saldırı ile ortaya çıkan tablo teröriste yetmez. Saldırıyı izleyen günlerde yaşananlar, konuşulanlar, korkular, söylenenler, demeçler çok daha etkilidir.
Bireyler, saldırılarda ölenlerin yaşam öykülerini dinledikçe korkuları ve umutsuzlukları artmaktadır. Bu nedenle, terörle baş edebilmek ve terörü yok edebilmek için, saldırı sonrası yaşananları yönetebilmek çok önemlidir.
Sorumluluk sahibi olması gerekenlerin, yetkililerin yaptıkları ve söyledikleri çok önemlidir.
“- Terörle yaşamaya alışacağız, alışmalıyız,” Bu cümle, teröristin asıl beklediği ve arzuladığı söylemdir.
Yetkili konumdaki kişilerin bu açıklamalarının yansıması, toplumda duyarsızlaşma olarak görülmektedir. Toplum duyarsızlaştığında zaten iş bitmiş demektir.
Bu duyarsızlaşma, ciddiyetsizlik nedeniyle, bir sabıkalı, şehit cenazesinde yüzlerce emniyet görevlisinin, Bakanların, Devlet erkanının gözünün önünde Başbakan’a şehit yakınıymış gibi yaklaşabilmekte, muhalefet liderinin önüne mermi bırakabilmektedir.
Emniyetimizi sağlayan, sağlamasını beklediğimiz deneyimli polislerin dahi, bir seri katil ile selfie (özçekim) çektirme heyecanı, bu duyarsızlaşmış, ciddiyetsizlikten uzaklaşmış ruh halinin devamıdır.
Terör, ekonomimizi dibe indirmiştir.
Geçtiğimiz günlerde gittiğim Bergama Akropol’de, Asklopion’da tek bir turiste rastlamadım.
Nedeni terördür.
Kuşadası’na artık tur gemisi yanaşmaz oldu. Nedeni güvenlik sorunlarıdır.
İzmir’e neredeyse hergün gelen kruvazör gemiler gelmez oldu.
Sokaklarımız, dükkanlarımız, müzelerimiz, otellerimiz, sahillerimiz sessiz ve derin bir uykuda.
SON SÖZ: Terörle yaşanmaz, terörle yaşamaya alışılmaz. Suçlu ile selfie çekilmez, sarmaş dolaş kucaklaşılmaz. Teröristi yenmenin tek yolu, herkesin işini ciddi yapması, ciddiye almasıdır.