“– İzmir’den size selam getirdim. İzmir’in heyecanını, aydınlığını getirdim”.
Bu sözler bana ait.
Yer, Ağrı’nın Patnos ilçesi.
29 Mayıs 2018 günü, aday tanıtım turunda, seçim otobüsünün üstünden yaptığım konuşmada söyledim.
Büyük bir alkış aldı. Doğrusu bu kadar büyük alkış alacağımı düşünmemiştim.
Patnos’ta önceki seçimlerde CHP li adaylar bırakın alkışlanmayı, kolayca halkın arasında dolaşamıyordu.
Alkışın asıl nedeni, değişim arzusudur.
Aslında, alkış İzmir’e.
Alkış CHP’ye.
Geçtiğimiz hafta, iki gün süreyle, CHP Ağrı Milletvekili Adayı Kemalettin Koçak’ın çalışmalarına destek oldum.
Ağrı, Patnos, Tutak ve Hamur’da seçim çalışmalarına katıldım.
Kemalettin Koçak, veteriner hekim. Patnoslu.
Bölgeyi, sorunları yakından tanıyor.
Yıllar önce, CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı olarak görev yaptığım sırada tanıştım. İzmir’de bir akrabalarının sağlık sorununun çözümüne yardım etmiştim. Dostluğumuz o yıldan sonra artarak devam etti.
Ağrı’dan birinci sıra vekil adayı olunca, kendisine destek olmak istedim.
2011 yılından bugüne kadar bir yerel seçim, bir referandum, bir Cumhurbaşkanlığı seçiminde İl Başkan Yardımcısı olarak görev yaptım. İki kez MV adayı, iki kez de aday adayı oldum.
Tüm bu görevlerin bana farklı bir deneyim kazandırdığını Ağrı’ya vardığımda, seçim çalışmalarına katıldığımda farkettim.
Seçim hazırlığı, planlama, aday tanıtımı sırasında yapılması gerekenler, yazılan, çizilen konular değil. Ancak, yaşayarak öğrenilebiliyor.
AKP ve HDP KREDİSİNİ BİTİRDİ
Ağrı ve Patnos’ta iktidar partisine olan inancın gerilediğini gördüm.
Sokaklar değişim arzusunu dillendirmeye başlamış.
Bunun en önemli nedeni, işsizliğin artmış olması ve halkın giderek fakirleşmesidir.
Özellikle, bölgenin lokomotif sektörü olan hayvancılığın zor yıllar geçirmesi, adeta yok olması, halkın fakirleşmesine neden olmuş.
AKP liderinin bir sözü bugünlerde halk arasında sıkça tekrarlanıyor: “Din de güncellenmeli”.
Bir başka tepki gören sözü de “Hangi Kürt sorunu?”
Ağrı ve ilçelerinde sağlık sorunları da büyümüş. Kentte anjio yapılamıyor. Kalp ameliyatları yapılamıyor. Kalp krizi geçiren hastalar ambulansla Van veya Erzurum’a sevkediliyor. Dolayısıyla nakil sırasında birçoğu kaybediliyor. Aklıma, Bergama, Kınık, Beydağ, Kiraz, Karaburun’da yıllardır yolda yaşamını yitiren onlarca insan geldi.
Sadece anjio veya kalp ameliyatları mı ?
Hayır.
MR gibi artık neredeyse sıradanlaşmış bir görüntüleme yöntemi de Ağrı’da yok. Hastalar kilometrelerce uzaklara gitmek zorunda bırakılıyor.
HDP’ye gelince. HDP de bölge halkına göre hatalar yaptı. Özellikle 7 Haziran 2015 Genel seçimlerinden sonraki süreci doğru yönetemedi. PKK ile arasına net bir mesafe koyamadı. Alınan oylar sol görüş oyları mı, yoksa PKK oyları mı ikilemi arasında kaldı.
KAÇMADIK
Ağrı, bereketli topraklarında, çalışkan, sevgi dolu, ülkesini, toprağını seven insanlarıyla, gerçek başarı hikayesi yazmaya hazırlanıyor.
Ankara’da, İstanbul’da, Antalya ve Adana’da iş, aş kovalayan evlatlarının artık memleketlerine dönmesini bekliyor.
Havası güzel, toprağı verimli, suyu bol Ağrı’da artık fabrika bacası tütsün.
Geniş, bereketli ovalar hayvan dolsun.
Mehmet muhtar söylüyor: “Hendekler, terör, baskılar bizi yordu ama tüm bunlara direndik. Hiçbirimiz evimizi terketmedik; sevdik, kaldık. Bir tek kişi şikayet etmedi;sessizce kentini terkedip akrabalarının yanına, İzmir’e, Malatya’ya, Mersin’e göçtü. Ne Almanya’ya sığındı, ne lastik botla Yunan Adasına kaçtı, ne de trenle Polonya’ya. Evimiz burası”.
SON SÖZ: Türkiye’de değişim başladı.