Havalar tüm yurtta soğudu. Soğuk hava ile birlikte burun akıntısı, aksırık, öksürük, yüksek ateş ile seyreden hastalıklar kendini göstermeye başladı.
Vücudumuz, soğuk havaya uyum sağlayabilmek için daha fazla enerjiye gereksinim duymaktadır. Bu enerjiyi karşılayamadığımızda vücut direnci düşer. Bu da enfeksiyonlara daha duyarlı hale gelmemize neden olmaktadır.
GRİP
Grip, virüs ile bulaşan bir hastalıktır. Dünyada bel ağrısından sonra, iş gücü kaybına neden olan ikinci büyük neden, griptir. Henüz tedavisi bulunamamıştır. 1000’i aşkın sayıda farklı grip virüsü olması ve sürekli yapı değiştirmesi yüzünden, tedavinin keşfi zorlaşmaktadır.
KİMLER DAHA RİSKLİ ?
Grip için belirli risk grupları vardır. Bu kişilerin, bağışıklık sistemleri daha kolay zayıfladığından gribe karşı daha dikkatli olmaları gerekmektedir.
Kimdir bunlar ?
Astım hastaları; kalp hastaları; yüksek tansiyon hastaları; şeker hastaları; doğuştan belirli ilaçları kullanmak zorunda olan kişiler (epilepsi vb.); kanser tedavisi görenler; bağ doku hastalığı olanlar, organ nakli yapılanlar.
NE ZAMAN DOKTORUMUZA BAŞVURALIM ?
Risk grubunda olan hastalar, basit olabileceği düşünülse de eklem ağrısı, kırgınlık, öksürük, aksırık başladığında “hemen” doktoru ile temas kurmalıdır.
Risk grubunda olsun ya da olmasın, düşmeyen yüksek ateş, uzayan öksürük, öksürük ile koyu yeşil renkli veya kanlı balgam çıkarma, ishal ve kusma görülmesi, yakınmaların bir haftayı geçmesi durumunda, doktora başvurmak, grip sonrası komplikasyonların değerlendirilmesi için gereklidir.
Grip tedavisinde antibiyotiklerin etkisi yoktur. Aksine, antibiyotiklere direnç gelişmesine yol açabildiği için yanlış kullanım, zararlı olmaktadır.
Tedavide en doğru yaklaşım, vücudun istirahat, sağlıklı beslenme, bol sıvı tüketimi, vitamin ve gıda takviyeleri ile güçlü tutulmasıdır.
GRİP AŞISI OLMALI MIYIZ ?
Grip aşısı %100 bir korunma aracı değildir. Bilinen 1000’den fazla virüs tipinden bir kısmına karşı korunma sağlar (%40 – %50 düzeyinde). Aşı, risk grubunun dışındakiler için önerilmez.
Grip virüsü havada asılı kalan bir yapıda olduğundan (yaklaşık 2-3 gün), en iyi korunma yöntemi bulunan ortamı sürekli havalandırmak ve elleri sık sık sabunlu suyla yıkamaktır (en az 5 dakika). Bu yöntem, aşı kadar etkili bir korunma sağlar.