Geçtiğimiz hafta yaşanan iki olay ile “ambulanslara yol verme” konusu yeniden gündeme geldi.
İlk olayda, İzmir Konak Tüneli’nde seyir halindeki araçlar, yangına müdahale için hareketlenen itfaiye araçlarına “fermuar” gibi iki yana açılarak yol verdi.
İkinci olayda, bir hastayı acil servise yetiştirmeye çalışan ambulansa yol vermeyip, onunla adeta yarışan bir araç çekicisi şoförünün anlaşılmaz inadı dikkat çekti.
Bu iki durum da, ülkemizde acil durumlarda ambulans, itfaiye ve diğer acil yardım araçlarına yol verme konusunun, bir türlü düzene alınamamış olduğunu göstermektedir.
Avrupa Acil Tıp Birliği Başkanvekilliği yaptığım 6 yıl boyunca yurtdışına her çıktığımda, dikkatimi çeken önemli konulardan biri de, ambulanslara yol verme konusunda, Avrupalı’ların ne kadar eğitimli ve hassas olduklarıydı.
Öyle ki, siren sesi duyulduğunda, yaya kaldırımında bulunan yayalar da dahil olmak üzere, trafikte bulunan her birey nasıl davranacağını çok iyi biliyor ve uyguluyordu. Belli ki, öğrenilmiş ve üzerinde defalarca uygulama yapılmıştı.
AMBULANSA NASIL YOL VERELİM ?
Geçiş önceliği olan acil yardım araçlarına nasıl yol verilmesi gerektiği konusunda herkesin bildiği ve uyduğu bir yöntem bulunmadığından, bu konu trafikte büyük bir sorun haline gelmektedir. Bu sorunun çözümü, herkesin ortak uyabildiği bir çözüm olmasına bağlıdır.
Ambulansın taşıdığı ve kurtarmak için hastaneye yetiştirmeye çalıştığı hayatlar, zamana karşı bir mücadele verdiğinden, hızlı hareket etmek çok önemlidir. Ambulans sol şeritte ilerlerken, asıl sorumluluk sağ şeritteki araçlara düşmektedir. Sağ şeritteki araçlar, ambulans sirenini duydukları anda, arkalarındaki aracın takip mesafesini dikkate alarak yavaşça frene basarak, durmalıdır. Böylece sağ şeritteki trafiğin durmasıyla, sol şeritteki sürücüler sağda açılan yola girerek ambulansa yol verebilirler. Bu ufacık hamle ile birçok kişinin hayatı kurtulabilir ve ambulansın kaza yerine ya da hastaya en kısa sürede ulaşması için üstümüze düşen insanlık görevini yerine getirmiş oluruz.
Siren sesini duyduğunuzda her zaman şunu hatırlamakta yarar var: “Sağdaki dur, önünü boşalt. Soldaki bu boşluğa geç, yolu aç.”
Dünya’daki uygulamalara baktığımızda daha farklı çözümlerle de karşılaşmaktayız. Bunlardan biri, geçtiğimiz günlerde İzmir Konak Tüneli’nde yapılandır. Eğer arkadan bir ambulans geliyorsa, sağ şeritte bulunan araçlar biraz daha sağa, sol şeritte bulunan araçlar da biraz daha sola yaklaşmaktadır. Böylece ambulans, tıpkı bir fermuar gibi açılan yolda, ortadan geçip gidebilir. Böylece şerit değiştirmenin getirdiği zaman kaybı da önlenmiş olmaktadır. İdeal yolların bulunduğu geniş şeritli yollarda uygulaması en mantıklı çözüm gibi gözükse de, ülkemizde bu çözümü her yolda uygulamak kolay olmayabilir.
SON SÖZ: Ambulansa yol vermek bir insanlık görevidir. Bunu doğru şekilde anlatabilmek ve halka öğretmek, eğitimcilerin işidir.