“Çanakkale’yi geçilmez yapanların topraklarındayız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, Türkiye Cumhuriyeti’nin önsözünü yazdığı topraklardayız. Onlar, Çanakkale Savaşını verenler hep birlikte mücadele ettiler. Bu memleketin acıyla, kanla kurulduğunu Çanakkale bize hatırlatıyor. Adalet Kurultayı’mızın Çanakkale’de olmasının bir anlamı var. Biz biriz, bütünüz, vatanseveriz. Biz adaletli bir Türkiye istiyoruz.”
Yukarıdaki sözler CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na ait.
26 Ağustos Cumartesi sabahı, Çanakkale Eceabat Kocatepe’de başlayan Adalet Kurultayı’nın açılış konuşmasında, 20 bini aşkın sayıda katılımcıya hitaben konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, “Biz gerginlik, kavga istemiyoruz. Kendi ülkemizde barış içinde, huzur içinde yaşamak istiyoruz. Biz adaletli bir Türkiye istiyoruz” dedi.
Kurultay, 1000’e yakın konuşmacısı, sekiz ana temada yapılan paneli, yetmişi aşkın konuda düzenlenen çalıştayı, kadın ve gençlik çalıştayları ile Türkiye’de ilk kez sivil toplum kuruluşları ile siyasilerin karşılıklı fikir alışverişinde bulunduğu bir alan yarattı.
Sağlık ve madde bağımlılığı konularında benim de konuşmacı olarak davet edildiğim çalıştaylarda konuşulanlar hem sesli, hem de görsel olarak kaydedildi.
Kurultay’ın belki de en önemli özelliği, her partiden, her görüşten, her ideolojiden insanın yeralmasıydı.
Kurultay Alanı’nın tam ortasına kurulan Hafıza Sokağı, geçmiş dönemlerde haksızlığa, hukuksuzluğa, adaletsizliğe uğrayanlar ve katledilenlerin anıldığı bir alan olarak düşünülmüştü. Burada Nazım Hikmet, Uğur Mumcu, 15 Temmuz Şehitleri, 10 Ekim Ankara Gar Terör Saldırısında, Suruç’ta yaşamını yitirenler, Necip Hablemitoğlu, Türkan Saylan, Hrant Dink, Turan Emeksiz, Yarbay Songül Yakut, Gezi Şehitleri, Metin Göktepe, Fırat Çakıroğlu, Erdal Eren ve diğerlerinin anısı yaşatılmıştı.
Adalet Kutusuna, “Hikayeni yaz da gel” denilerek, katılımcıların öyküleri ve yaşadıklarını yazılı olarak bırakmaları istenmişti.
“Adalet için bir tuğla da sen koy” düşüncesiyle tasarlanan Adalet Anıtı’nda adının yeralmasını isteyenler, saatler süren uzun kuyruklarda bekleyip, kendi adlarını tuğla üzerine yazdırıp teslim etti.
TEMEL KURALLAR
Adalet Kurultayı, Çanakkale Savaşlarının geçtiği bölgede yapıldığından, katılımcılar günler öncesinden uyarıldı ve burada yapılacak tüm faaliyetlerin, Aziz Şehitlerimizin değerli hatıralarına yakışır hassasiyette olması anımsatıldı.
Konuşmacılar özgürce kendi düşüncelerini açıkladı. Hiçbir konuşmacı dile getirdiği görüşleri yüzünden sataşma yaşamadı. Hiçbir konuşmacı terörü, şiddeti, suçu övmedi, nefret söyleminde bulunmadı.
Adalet alanında sadece Türk Bayrağı ve Atatürk Posteri vardı. Tek slogan vardı: “Hak, hukuk, adalet.”
KORKU ZİNCİRİ KIRILDI
Kapanış bölümünde Kemal Kılıçdaroğlu, sonuç bildirgesini okudu. Adaletin yok edildiği, korku, endişe ve çaresizlik duygusunun toplumu teslim aldığı bir süreçte milyonların adalet için yürüdüğünü anımsattı.
Adalet Yürüyüşü korku zincirini kırmıştı. Cesaret ve umudu ateşlemişti. Dört gün süren Kurultay, demokrasi, adalet ve huzur ekseninde bir siyasi hat çizdi. Bu hat Türkiye’nin karanlıktan çıkış hattıdır.
SON SÖZ: Adalet Kurultayı’nı iki bira ile değersizleştirmeye çalışanlar, yükselen demokrasi, adalet ve huzur talebinin önünde durulamayacağını görmektedir.
