Aşk yaşatır.
Aşk kutlar.
Aşk birleştirir.
Aşk meydan okur.
Aşk yaşama sevinci verir.
Farkında mısınız ? Bugünlerde, İzmir’in cadde, sokak ve meydanlarını aşk temalı bu tümceler süslüyor. Işıklı, ışıksız, tüm bilbordlarda aşk var.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, seçim öncesi adaylık sürecinde de sıklıkla birleştirici mesajlar vermiş, seçim vaadlerini sıraladığı Cemre Toplantılarında, barış, sevgi, neşe, özgürlük, kardeşlik, birlik, aşk vurgusu yapmıştı.
Anımsayalım: “Kimsenin gücü İzmir’i korku coğrafyası yapmaya yetmez. İzmir barışın, kardeşliğin kenti, demokrasinin limanıdır. Kardeşlik ve barış olmadan ne demokrasi, ne de adalet ve kalkınma mümkün değildir. Biz özgür, neşeli ve uyum içinde yepyeni bir hayatı İzmir’den inşa etmeye başlayacağız ve bunu tüm Türkiye’ye yayacağız. İzmir’den yakacağımız ateş har olup hem Anadolu’ya, hem Akdeniz’e yayılacak. Sonuç ve ömürleri bizimle sınırla olmayacak. İzmir’de yapacaklarımız sadece İzmir’in gelişimi ve güzelliğiyle sınırlı kalmayacak. Aynı zamanda Türkiye’de başka bir ekonomi anlayışı, siyaset kültürüne hizmet edecek.”
Aşk teması, aşk ve sevgi içeren söylemler ilk başta romantik görülebilir. Hatta, ülkenin güvenlik, ekonomi sorunları varken, aşk zamanı olmadığı düşünülebilir. Fakirin fukaranın ekmek derdi varken, gençler işsizlik ve umutsuzluk içerisinde çareyi yurtdışında ararken aşk konuşmak akıl dışı gelebilir .
Tunç Soyer ile 1 Nisan 2019 yerel seçim öncesinde başlayan aşk, kardeşlik söylemi, seçimden sonra Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile devam etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye İttifakı’ndan söz etti. Bu ittifak için İYİ Parti lideri Meral Akşener ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olumlu yanıtlar verdi. Kemal Kııçdaroğlu “Türkiye milli konularda ittifak yapmak zorundadır. İttifak arayışında olanlar yönetenlerdir, onların olması lazım” diyerek ittifak düşüncesine olumsuz bakmadığını gösterdi.
Bu barış ve aşk havası İzmir’de 1 Mayıs Kutlamalarında kendini iyice hissettirdi. Tam bir bayram havasında geçen 1 Mayısta “aşk” vardı.
AŞK İLE İZMİR
Aşk, İzmir’de birlik ve beraberlik havası estirmeye başladı. Darısı diğer kentlere.
Peki, neden aşk ? Aşkın bedenimizde neler yaptığını öğrenirsek, hem Tunç Soyer’in ne yapmak istediğini, hem de Türkiye ittifakına neden gereksinim duyulduğunu daha iyi okuyabiliriz.
Rutgers Üniversitesi’nden, aşk üzerine araştırmalar yapan Helen Fisher, aşık olan kişilerde dopamin ve noradrenalin hormonlarının birlikte salgılanmasıyla; sevinç, yoğun enerji, uykusuzluk, yoksunluk, iştah azalması ve artmış dikkate neden olduğunu ve aşık olunduğunda vücudun bu hormonlardan oluşan “aşk iksirini” salgılamaya başladığı belirtmektedir.
Aşk ile birikte salgılanan oksitosin ve vazopressin hormonları özellikle “bağlanma” ile ilişkili hormonlardır. Dolayısıyla aşktaki bağlanmadan da sorumlular. University of California, San Francisco’dan araştırmacılara göre oksitosin hormonu, sağlıklı ilişki kurmak ve sürdürebilmek için gerekir. Bu hormon, önce doğum sırasında bebeği anneden ayırır, doğumdan sonra da tekrar anneye bağlar. Doğumlardan sonra rastlanan olası bebek reddini de ortadan kaldırır. Emzirme sırasında da süt kanallarının daha iyi kasılmasını ve bebeğin daha kolay emmesini sağlar.
SON SÖZ: Aşk, bedenimizde bazı kimyasal tepkimelerle heyecana ve bağlanmaya yol açar. Ülkemizin içinden geçtiği süreçte daha fazla heyecanla çalışmamız gerektiği ortadadır. Bunu yaparken “aşk” ile birbirimize bağlanmaya ne dersiniz ?
