Büşranur Kalaycı.
18 yaşında hayatına son verdi.
İple kendini astı.
Çanakkale’nin Biga ilçesinde, bir dakika geç kaldığı için Yükseköğretime Geçiş Sınavı’na (YGS) giremediği için hayatına son verdi.
Büşranur, üç gün önce kardeşi tarafından odasında hayatını kaybetmiş halde bulundu.
Ailesi, kızlarının bir dakikalık gecikmeyle YGS’ye giremediğini, bu yüzden 3 haftadır bunalımda olduğunu anlattı.
Öğrenci Seçme Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından bu yıl yapılan değişiklik sebebiyle, sınava 15 dakika kala gelen öğrenciler dersliklere alınmadı. Yeni uygulamadan haberi olmayan öğrenciler, 09.45’ten sonra sınava girmek istedi. Sınav salonlarına girişin kapatıldığını öğrenen 1475 öğrenci gözyaşları içinde, büyük bir öfkeyle sınav kapısından geri döndü.
Büşranur’un suçu sınava gecikmek mi ?
Sınav sabahı evden daha erken çıkmaması mı ?
Ya da daha hızlı hareket etmemek mi ?
Sınav ile ilgili duyuruları okumamak mı ?
Hiçbiri değil.
Büşranur’un suçu, çocuklarına, gençlerine, gelecek nesillerine önem vermeyen bir ülkede yaşamak.
Devlete güvenip çocuklarını Kur’an kurusuna veren anne babanın evlatlarının cinsel tacize uğradığı bir ülkede yaşamak.
Devlete güvenip, çocukları okusun diye yurda emanet ettiği yavrularının tedbirsizlik, iş bilmezlik, ciddiyetsizlik ve cahillik nedeniyle yanıp gittiği bir ülkede yaşamak.
Üniversite mezunu gençlere iş bulamayan bir ülkede yaşamak.
Her köşe başında bir uyuşturucu satıcısından kurtulamayan bir ülkede yaşamak.
Spor yapabilen gencin iki elin parmaklarını geçmeyen bir ülkede yaşamak.
Spor yapanların da doping kullandığı için ömür boyu uluslararası yarışlardan men edildiği bir ülkede yaşamak.
OECD ülkeleri arasında okuduğunu anlama, matematik ve fen alanlarında sonuncu olmamıza neden olanların yönettiği ülkede yaşamak.
Büşranur’un suçu Türkiye’de yaşamak.
ÖNCE GÜVEN
Böyle bir sınav olabilir mi ?
Kalemini, silgisini bile sınava sokmasına izin vermeyen bir sınav olabilir mi ?
Sınava giren 2 buçuk milyon gencini potansiyel hırsız, kopyacı diye baştan suçlu kabul edip, sınava kalem dahi sokmasına izin verilmeyen bir başka ülke var mı ?
Sınav sorularını yıllarca çalan, yandaşlarına servis eden, çalıntı sorular sayesinde bugün Üniversitelerde okuyan, mezun olan, meslek sahibi olan binler sokakta, bir dakika yüzünden sınavı kaçıran Büşranur toprak altında.
Bu mudur eğitim anlayışınız ?
Bu mudur gençliğe olan saygınız ?
Bu mudur geleceğimize bakışınız ?
Gencine, çocuğuna güvenmeyen, geleceğe yön veremez.
Hırsızı, soru çalanı, kopya çekeni yakalayıp cezalandıracak bir sistem kuramayanların artık çekilme zamanı geldi.
SON SÖZ: Öğrencisini sınav kapısından öfkeyle, gözyaşları arasında geri çeviren eğitim modelini kabul edemeyiz.